Ufkumda bir çare var.
Güneş ışınları göğsüme doğru dik bir açıyla düşerken.
gördüğüm,o karanlığı yaran ve gözlerime ulaşan ışık parçası.
Yakıyor göğsümü içinde elde etmek istediği bir cevher yatıyor gibi.
Bense yeni farkına varıyorum.
Sönmüş bir yıldız,ve ben daha söndüğünü fark edemeden
kapanan dudaklar,biraz pişmanlık duyduğunu hisseder gibiyim.
Suçlu olabilirsin buna da kabulüm ancak bana masum rolu
üstlendirme. Bilirsin ki seni sevmek,ikiz kuleleri bombalamak
kadar cesaret ister delilik ister.
Doğuda ezilen bir çocuk gibiyim.
Çaremi belirleyenler bile çaresiz,kin dolu onlar
nefret dolular,bana aydınlık dedikleri şey
başka yaşamları karartmak.
Kabul eder miyim ki ben. Ben ben günah bir başkasının
olsa bile cehennemde yanan adam.
Ben tutsak,ben kurban,ben ben hala.
Sana aşık sana yanan bir çıra.
Boztepeye adım atmak sana varmak.
Görebileceğim tüm her şey belirir bir anda.
Seninle oturmak karşılıklı yudumlamak çaylarımızı
gülerken sen. Bu bir sahne rüyam da bu bir başyapıt dünyada.
sen güleceksin karlar eriyecek,
kızakları ile kayan çocuklar bize kızacak olsalar da.
Menekşeler çıkacak ya bu güzel, tüm yüzeye,göze bitap moruyla.
Kendi evimin direkleri
kendi şehrimin sokak lambaları
kendi memleketimin lisanı
kendi manavımın elması,ayvası patlıcanı
ve yüreğimin nidası.
özlediğim bir kaç tür benlik.
Seni arayarak kazandığım tüm şarkılar
dilime destan olan adın ve değiştirilmek istenen soyadın.
Şimdi tekrar bir son ardından gelecek
başlangıcı güzelleştirebilmek adına
yazılmış son şiir bugün için.
Tüm samimiyetimle ,
inançsal açıdan mağdur olan kimliğimle
edilen duam.
Sana da selam.
16 ekim 2013
Yorumlar
Yorum Gönder